22 Haziran 2009 Pazartesi

!

hayatında gerçekten anlamak isteyip, değer verip, karşılığını almak isteyip, her alır gibi olduğun vakit dünyanın en mutlu insanı olduğun günlerin ardından gelen, hayatında gerçekten anlaşılmamış, değer verilmemiş, karşılığını alamamış, her alamadığında dünyanın en boktan insanı oluvermek...
şok,
yanıltmak,
dumur etmek
ve
peşinden gelen dumur olma hali...
sanırım feci şekilde şaşırtmak hiç güzel olmasagerek...
hiç yapmadım ben.
sonuç olarak kanımca
''yazıklar olsun''
bu ne ya, bu ne ......
bu ne rahatlık...
kolay mı bu kadar.
YUH!

YALAN
YALANCI
adını ağzıma almazdım, ama artık alıyorum yalan ya da yalancının.
alkışlara devam.
düşünemiyorum hiç bişiy, yazıcak da bişiy bulamıyorum...
öfke bi tek.
o da içimde kalsın bari nebilim, gereği yok...
ulan!
onca kafın arasından iki dirhem güzel bişiy düşünüyorum hala,
hala kafam aynı.
ama varya,
ne mal adammışım ben.
göz göre göre.
ne senaryolar türedi kafamda, ne saçma şeyler düşündüm.
şu hale bak.
ayıp...
her şeyden önce hiç bir insan ayıbı haketmesin lütfen...
hele ki ayıbı haketmicek biriyse hiç olmasın.
saygı denen şeyi tartışırdık.
bu mu saygı...
yazık....
tek kelimeyle...
iyi geceler iğrençlik. iyi geceler!

Hiç yorum yok: